kenzulars
  DERLEME HADİSLER
 
 Ümmetim için şu iki şeyden korkuyorum:

1- Bolluk ve rahat içinde iken, şehvetlerine uymalarından,

2- Namazı ve Kur’anı terk etmelerinden. (Taberani)

Ahir zamanda, şiddetli belaya maruz kalınır. Ancak şu iki sınıf kurtulur:

1- Allah’ın dini için, dili ile ve kalbi ile mücadele eden,

2- Dinini anlayıp tasdik eden. (Ebu Nuaym)

Şu iki şeyini koruyan mümin, Cennete girer:

1- İki çene arasını,

2- İki bacak arasını. (İ. Ahmed)

Şu iki sınıfa şefaat etmem:

1- Zalim sultana,

2- Dinde ifrata kaçanlara, aşırı gidenlere. (Taberani)

Şu iki sınıf sâlih olursa, ümmetim sâlih olur:

1- İdareciler,

2- Âlimler. (Ebu Nuaym)

İslamiyet’ten nasipsiz Şu iki sınıfın, İslamiyet’ten nasibi yoktur:

1- Mürciye [Cebriye de denilir. Günahı da Allah işletir diyenler],

2- Kaderiye [kaderi inkâr edenler]. (Beyheki)

Bıraktığım iki şeye uyan, hidayete erer, uymayan sapıtır:

1- Kitabullah,

2- Ehl-i beytim. (İ. Hibban)

Yaşlının gönlü şu iki şeye gençtir:

1- Uzun yaşama isteği,

2- Mal sevgisi. (Abdülgani bin Sa’d)

Şu iki kişiye gıpta edilir:

1- İlmi ile amel edene,

2- Malını, Allah yolunda harcayana. (Buhari)

Şu iki şeyden daha iyisi yoktur:

1- Allah'a iman,

2- Onun kullarına iyilik etmek. (İ. Askalani)

Şu iki şeyden de, daha kötüsü yoktur:

1- Şirk,

2- İnsanlara kötülük etmek. (İ. Askalani)

Şu iki dua reddedilmez:

1- Ezan okunurken,

2- Savaş kızışınca. (Ebu Davud)

Hak teâlâ buyurur: İki korku ile iki güvenmek bir araya gelmez:

1- Dünyada benden korkmayan, kıyamette korkar,

2- Dünyada benden korkan, kıyamette, korkulardan emin olur. (İ. Ahmed)

Allah’ın sevdiği iki haslet:

1- Cömertlik,

2- Maddi ve manevi fedakârlık. (Beyheki)

Allah’ın nefret ettiği iki haslet:

1- Cimrilik,

2- Kötü ahlak. (Beyheki)

Borç iki kısımdır:

1- Ödemek niyeti ile borçlanıp da, ödeyemeden ölenin kefiliyim,

2- Ödememek niyeti ile borçlanıp da, borcunu ödemeden ölenin, sevabları alınıp, alacaklısına verilir. (Taberani)

Allahü teâlâ, şu iki kişiye yardım eder:

1- Cihad edene,

2- Namusunu korumak için evlenene. (Nesai)

Duanın kabul olması için iki şey gerekir:

1- İhlâs,

2- Helal lokma. (Tergib-üs-salât)

Şu iki şeyden biri cennete, öteki cehenneme girmeyi gerektirir:

1- Şirk üzere ölmeyen [Müslüman olarak ölen] Cennete girer,

2- Şirk üzere [kâfir olarak] ölen Cehenneme girer. (Müslim)

Şu iki kimse, Allah’tan çok uzakta olur:

1- İdarecilerle düşüp kalkar, onların zulme ait sözlerini tasdik eder,

2- Çocuklarını eşit tutmaz, yetimin hakkı konusunda, Allah’tan korkmaz. (İ. Asakir)

Şu iki zayıf hakkında Allah’tan korkun:

1- Dul kadın,

2- Yetim. (Beyheki)

Dininizi şu iki hasletle süsleyin:

1- Cömertlik,

2- Güzel ahlak. (Taberani)

Akrabaya sadaka vermenin iki sevabı vardır:

1- Sadaka sevabı,

2- Sıla-i rahim sevabı. (Tirmizi)

Âlim iki türlüdür:

1- İlmi ile Allah’ın rızasını arayan, ilmi paraya değişmeyen,

2- İlmi ile dünyalık arayan. Böyle âlime, kıyamette ateşten gömlek giydirilir. (Deylemi)

Kırk gün yatsı ve sabah namazını, cemaatle kılana, iki berat verilir:

1- Cehennemden kurtuluş beratı

2- Münafıklıktan kurtuluş beraatı. (Hatib)

Allah katında yükselmek için, şu iki şeyi yap:

1- Sana karşı cahillik yapana, hilm [yumuşaklık] ile karşılık ver,

2- Sana vermeyene, ihsanda bulun. (İ. Adiy)

İki meyte ile iki kan helâldir:

1- İki meyte, balık ve çekirgedir.

2- İki kan, ciğer ve dalaktır. (Hâkim)

[Meyte, boğazlanmadan leş olarak ölen hayvandır. Böyle ölen hayvan yenmez. Balıkla çekirge bundan müstesnadır. Dinimizde kan da yenmez. Ancak dalak ve ciğer hariçtir.]

Oruçlu için iki sevinç vardır:

1- İftar edince,

2- Ahirette, Allah mükâfatını verdiği zaman. (Buhari)

Şu iki damladan ve iki adımdan daha sevimli hiçbir şey yoktur:

1- İki damla, Allah korkusundan akıtılan gözyaşı ile Allah yolunda akıtılan kan.

2- İki adım, cihad [dini yaymak] için atılan adım ile bir farzı yerine getirmek için atılan adım. (Tirmizi)

Ümmetim üç sınıftır:
1- Sorgusuz sualsiz Cennete girenler,
2- Hafif hesaba çekilerek girenler,
3- Günahlardan temizlenerek girenler. (Taberani)
Allahü teâlâ buyurur ki:  Şu üç şeye devam eden, gerçek dostumdur; bunları terk eden de, gerçek düşmanımdır:
1- Namaz, 
2- Oruç, 
3- Cünüplükten gusül. (Beyheki, Taberani)
Üç türlü komşu vardır:
1- Bir hakkı olan komşu. Akraba olmayan gayrimüslim komşudur.
2- İki hakkı olan komşu. Müslüman komşu ki, hem Müslümanlık, hem de komşuluk hakkı vardır.
3- Üç hakkı olan komşu. Akraba olan Müslüman komşudur. Bunun hem Müslümanlık, hem akrabalık, hem de komşuluk hakkı vardır.(Ebu Nuaym)
Şu üç kişiye günah yazılmaz:
1- Uyanana kadar uyuyana,
2- İyi olana kadar deliye,
3- Büluğa erene kadar çocuğa. (Buhari)

Âlimler üç türlüdür;
1- İlmi, hem kendisine, hem de insanlara faydalı olan,
2- İlmi kendisine faydası olan, insanlara, faydası olmayan,
3- İlmi herkese faydası olan, fakat kendine faydası olmayıp helak olan.(Deylemi)

Şu yemeklerden sorguya çekilmeyen üç kimse:
1- İftar yemeğinden,
2- Sahur yemeğinden,
3- Misafirle yediğinden. (Deylemi)
İslam’dan nasibi olmak, şu üç şey ile olur:
1- Namaz, 
2- Oruç, 
3- Zekât. (İ. Ahmed)
Şu üç kimsenin uygun görülmeyen işleri, durumları göz önüne alınarak hoş görülmelidir:
1- İyileşene kadar hasta,
2- İftar edene kadar oruçlu,
3- Âdil hükümdar. (Deylemi)
Kendilerinde yemin teklif edilmeyen üç kimse: 
1- Evladın babasına yemini, 
2- Kadının kocasına yemini, 
3- Kölenin efendisine yemini. (İ. Asakir)
Lanetlenen üç zümre şunlardır: 
1- Ana babaya lanet eden, 
2- Allah’tan başkası için kurban kesen, 
3- Arazinin sınırını geçen, (İ. Asakir)
Ziyaret edilmesi gerekmeyen üç hasta:
1- Gözü ağrıyan,
2- Dişi ağrıyan,
3- Çıban ağrısı olan. (Taberani)
Dünyayı ahirete tercih eden, şu üç şeye maruz kalır:
1- Sıkıntısı hiç eksilmez,
2- Yokluktan kurtulmaz,
3- Öyle bir hırsa kapılır ki, hiç bir zaman boş vakit bulamaz.(Taberani)
Size şu üç şeyi emrediyorum:
1- Allahü teâlâya kulluk edip, Ona hiçbir şeyi ortak koşmamayı, 
2- Toplu olarak Allah’ın ipine [dinine] tutunup birbirinizden ayrılmamayı,
3- Allah’ın size veli kıldığı kimselere, itaat edip onları dinlemeyi. (İbni Mace)
Sizi, şu üç şeyden men ediyorum:
1- Dedikodudan, 
2- Çok sual sormaktan,
3- Malı zayi etmekten. (İbni Mace)
Allahü teâlâ üç şeyden hoşlanmaz: 
1- Çok konuşmak,
2- Çok sual sormak,
3- Malı telef etmek. (Müslim)
Şu üç şey, orucu bozmaz: 
1- Hacamat, 
2- İstemeden kusmak,
3- İhtilam. (Tirmizi)
Üç şeyin şakası da, ciddisi de sahihtir:
1- Nikâh, 
2- Talak, 
3- Talaktan dönmek. (Hâkim)
Helak edici üç şey:
1- Aşırı cimrilik, 
2- Nefse uymak,
3- Kendini beğenmek. (Hatib)
Kurtarıcı üç şey:
1- Gizli ve açık Allah’tan korkmak, 
2- Fakirlik ve zenginlikte itidal üzere bulunmak, 
3- Gazapta ve rızada, adalet üzere olmak. (Hatib)
Derece yükselten üç şey:
1- Yemek yedirmek, 
2- Selamlaşmayı yaymak,
3- Herkes uyurken, gece namazı kılmak. (Hatib)
Günahlara kefaret olan üç şey:
1- Mescide gitmek, 
2- Namazı kılıp, diğer namazı beklemek, 
3- Çok soğukta, uygun abdest almak. (Hatib)
Şu üç şey ortaya çıktıktan sonra, iman etmek fayda vermez: 
1- Güneş, batıdan doğunca, 
2- Deccal çıkınca, 
3- Dabbet-ül-arz çıkınca. (Müslim, Tirmizi)
Şu üç ikram geri çevrilmez:
1- Yer vermek,
2- Güzel koku,
3- Süt. (Tirmizi)
Şu üç şey bana farzdır:
1- Vitir namazı, 
2- Kurban kesmek,
3- Kuşluk namazı. (İ. Ahmed)
[Hanefi’de ilk ikisi vacib, üçüncüsü sünnettir. Diğer üç mezhepte üçü de, sünnettir.]
Şu üç şey fitneye düşürür: 
1- Güzel saç, 
2- Güzel ses,
3- Güzel yüz. (Deylemi)
Oruçlu iken, şu üç şeyden sakınmalı:
1- Hamama girmemeli,
2- Hacamat olmamalı,
3- Kadınlara bakmamalı. (Deylemi)
Allahü teâlâ, sizi şu üç felaketten korudu:
1- Peygamberiniz, size beddua edip, topyekûn helak olmaktan,
2- Ehl-i bâtılın, ehl-i hakka galip gelmesinden,
3- Sapıklık üzere ittifak etmekten. (Ebu Davud)
Üç şey imandandır: 
1- Hayâ, 
2- Haramdan sakınmak, 
3- Haklı olsa da ısrar etmemek. (Câmi-üs-sagir)
Üç şey münafıklık alametedir:
1- Müstehcen konuşmak, 
2- Hayâsızlık,
3- Cimrilik. (Câmi-üs-sagir)
Üç şey geciktirilmez:
1- Vakti girince namazı kılmak,
2- Hazır olunca cenazeyi defnetmek,
3- Dengini bulunca, kız veya dulu evlendirmek. (Tirmizi)
Hak teâlâ buyurdu ki: Ey insanoğlu, şu üç şeyin, biri senin, biri benim, biri de aramızda ortaktır:
1- Kulluk edip, bana hiçbir şeyi ortak koşmamak sana mahsustur.
2- İşlediğin amelin karşılığını vermek bana mahsustur. 
3- Aramızda ortak olan, senin dua etmen, benim de, kabul etmemdir.(Taberani)
Yalnız üç mescit için yola çıkılır: 
1- Mescid-i Nebi,
2- Mescid-i Haram, 
3-Mescid-i Aksa. (Buhari)
Allahü teâlâ başka ümmetlere vermediği üç şeyle bizi üstün kıldı:
1- Saflarımızı meleklerin safları gibi kıldı.
2- Yeryüzünün her tarafı bize mescit kılındı.
3- Su bulunmayınca, toprağı [teyemmüm için] bize temizleyici kıldı.(Nesai)
Şu üç şey, uygun değildir:
1- İmamın, sadece kendisine dua etmesi, 
2- İzinsiz başkasının evinin içine bakmak, 
3- Abdesti sıkışık iken namaz kılmak. (Tirmizi)
Üç şeyin zararı sahibine döner:
1- Zalimin zulmü,
2- Düzenbazın hilesi,
3- Sözünde durmayanın vefasızlığı. (Hatib)
Şu üç kimse, başa beladır: 
1- İyilikten anlamayan, kötülüğü affetmeyen âmir, 
2- Hayrı görmeyip, kusuru yayan zâlim, 
3- Yanındayken, eziyet eden, yokluğunda hıyanet eden kadın.(Taberani)
Şu üç şeyi yapan, büyük günah işlemiş olur:
1- Haksız yere açılmış bir bayrak etrafında toplanan, 
2- Ana babaya isyan eden, 
3- Zalime yardım eden. (Taberani)
Şu üç şeyden korkarım: 
1- Hakkı tanıdıktan sonra dalalete düşmek, 
2- Dalalete sürükleyen fitneler,
3- Boğazına ve cinsi şehvete düşkün olmak. (Deylemi)
Üç şey kalbe sıkıntı verir:
1- Yemeği sevmek, 
2- Uykuyu sevmek,
3- Rahatı sevmek. (Deylemi)
Şu üç kişiye acıklı azap vardır: 
1- Eteklerini yerde sürüyerek yürüyen kibirli,
2- Verdiğini başa kakan,
3- Malını yalan yere yeminle satan. (Müslim)
Şu üç kişiye kıyamette elim bir azap vardır:
1- Yetimi okuturken ezen hoca,
2- İhtiyacı yok iken dilencilik yapan,
3- Sultana dalkavukluk yapan. (Rafii)
Şu üç kişi helak oldu:
1- Çok kibirli,
2- Allah’tan şüphe eden,
3- Onun rahmetinden ümit kesen. (Buhari)
Cennet haram olan üç kişi:
1- İçki müptelası,
2- Ana babaya âsi,
3- Deyyus. (İ. Ahmed)
Şu üç şeyden uzak olan, sorgusuz Cennete girer:
1- Kibir,
2- Kul borcu,
3- Hıyanet. (Nesai)
Şu üç kimse, imanın tadını alır:
1- Allah ve Resulünü her şeyden çok seven,
2- Sevdiğini, yalnız Allah için seven,
3- İmana kavuştuktan sonra, küfre düşmeyi, ateşe düşmekten tehlikeli bilen. (Buhari)
Şu üç huy, kişiye ayıp olarak yeter:
1- Kendi kusurunu görmeyip, başkalarındaki aynı kusuru görmesi,
2- Kendi utanç verici halini görmeyip, başkalarının aynı durumundan utanç duyması,
3- Oturup kalktığı kimselere sıkıntı vermesi. (Taberani)
Şu üç kişide ihlâs yoksa helak olur: 
1- Cömert, 
2- Cesur, 
3- Âlim. (Hâkim)
İnsanların en kötüsü şu üç kimsedir:
1- Ana babaya karşı kibirli olup, onlara hakaret eden,
2- Fitne, fesat çıkaran,
3- Karı kocanın arasını açıp sonra, o kimsenin karısına sahip olan.(Ebu Nuaym)
Allahü teâlâ, Kıyamette şu üç kişiye rahmetle nazar etmez:
1- Alış verişinde yalan söyleyerek fahiş fiyatla mal satana,
2- Gelişigüzel her şeye yemin edene,
3- Kendisinde su olduğu halde, başkasına vermeyene. (Ey Oğul İlmihali)
Şu üç kişiye şiddetli azap edilir:
1- Zina eden ihtiyar,
2- Yalancı idareci,
3- Kibirli fakir. (Müslim)
Ahir zamanda eşcinseller üç sınıf olur: 
1- Konuşarak, yüzüne bakarak yetinenler,
2- Tokalaşıp, kucaklaşarak yetinenler, 
3- Bu işi bizzat yapanlar. (Deylemi)
Allahü teâlâ buyuruyor ki: Kıyamet günü şu üç kişinin hasmıyım:
1- Benim adımı anarak söz verip, sözünden dönen,
2- Hür insanı köle diye satan,
3- İşçinin ücretini vermeyen. (Buhari)
Şu üç kişinin gıybeti haram değildir:
1- Fasık,
2- Zâlim idareci, 
3- Bid’at ehli. (İ. Ebiddünya)
Şu üç şeye bakmak ibadettir: 
1- Ana babanın yüzüne, 
2- Mushaf'a,
3- Denize. (Ebu Nuaym)
Dua eden, şu üç şeyden birine kavuşur: 
1- Günahı affedilir, 
2- İyilikleri artar, 
3- Kabul edilmiş ibadet sevabı alır. (Deylemi)
Üç dua ret olmaz: 
1- Ana babanın evladına duası, 
2- Oruçlunun duası,
3- Yolcunun duası. (Beyheki) 
Şu üç şeyi yapan, dünya ve ahirette bol nimetlere kavuşur:
1- Belaya karşı sabreden,
2- Kadere razı olan,
3- Refah ve bollukta dua eden. (Deylemi)
Şu üç hürmeti gözetenin, dini ve dünyası muhafaza edilir: 
1- İslamiyet'e hürmet, 
2- Resulullaha hürmet, 
3- Resulullahın nesline [seyyidlere ve şeriflere] hürmet. (Taberani)
Şu üç şeyi gizlemek, iyilik hazinesidir:
1- Hastalığı, 
2- Musibeti, 
3- Sadakayı. (Taberani)
Şu üç şey, seni arkadaşına sevdirir:
1- Karşılaştığında selam vermek,
2- Bir toplulukta otururken, gelince ona yer vermek,
3- Onu sevdiği ismiyle çağırmak. (Taberani)

Şu üç şey imandandır:
1- Az olandan da vermek,
2- Tanıdığı, tanımadığı, her Müslümana selam vermek,
3- Kendi aleyhine de olsa, âdil davranmak. (Bezzar)
Şu üç şeyi yapan, imanın tadını alır: 
1- İhlâsla (La ilahe illallah) diyen, 
2- Severek zekâtını veren, 
3- Nefsini tezkiye eden, yani, nerede olursa olsun, Allah’ın kendisi ile beraber olduğunu bilen. (Hâkim)
Üç şey Allah katında güzel huylardandır:
1- Zulmedeni affetmek,
2- Vermeyene vermek,
3- İrtibatını kesenle, iyi ilişkiler kurmak. (Taberani) 
Şu üç haslete sahip olan, Allahü teâlânın himayesinde olur:
1- Bir şey verene teşekkür eden,
2- Güçlü iken affeden,
3- Öfkesine hâkim olan. (Beyheki)
Şu üç haslet sahibi Cennete girer:
1- Zayıflara, güçsüzlere merhamet eden, 
2- Ana babaya şefkat gösteren, 
3- Emri altındakilere iyilik eden. (Tirmizi)
Şu üç nimet sahibi, Davud aleyhisselamın ailesine verilen nimetlere kavuşmuş sayılır:
1- Kızdığına da, sevdiğine de, adaletli davranan,
2- Fakirken de, zenginken de, iktisatlı davranan,
3- Gizlide de, açıkta da, Allah’tan korkan. (Hâkim)
Şu üç şey dünya nimetidir:
1- Uygun bir binek [vasıta], 
2- Saliha eş,
3- Rahat ev. (İ. Ebi Şeybe)
Sabır üç çeşittir:
1- Musibette. 
2- İbadetlerde. 
3- Haramlardan sakınmakta. (Ebu-ş-şeyh)
Şu üç haslet sahibi ebdal denilen evliyadan sayılır:
1- Kazaya rıza gösteren, 
2- Haram işlememekte sabreden,
3- Allah rızası için öfkelenen. (Deylemi)
Şu üç şeye ikram eden, Allahü teâlâya tazim etmiş olur:
1- Müslüman olarak ihtiyarlayana,
2- Kur’an-ı kerimi ezberleyene, 
3- İlim sahibine ikram edene. (Ramuz)

İnsan ölünce, şu üç şey hariç ameli kesilir:
1- Sadaka-i cariye,
2- Faydalı ilim,
3- Salih evlat. (Buhari) 

Şu üç şeyi Cennet ehli yapar:
1- İlim öğrenir,
2- Ölülere acır,
3- Fakirleri sever. (Deylemi)
Şu üç şeyi yapan cimri sayılmaz:
1- Zekâtını veren, 
2- Misafire ikram eden,
3- Darda kalana yardım eden. (Taberani)

Şu üç kişi kıyamette Allah’ın himayesine girer:
1- Allah yolunda kınanmaktan korkmayan,
2- Helal olmayana el uzatmayan,
3- Harama bakmayan. (İsfehani)
Şu üç haslet sahibinin imanı kâmildir:
1- Allah yolunda kınanmaktan korkmayan,
2- İbadetine riya karıştırmayan, 
3- İki işten, ahiret için olanı, dünya için olana tercih eden. (Deylemi)
Şu üç sözü, ihlâsla söyleyen Cennete girer: 
1- Rabbimin Allahü teâlâ olduğuna razıyım.
2- Dinimin Müslümanlık olduğuna razıyım.
3- Peygamberimin Muhammed aleyhisselam olduğuna razıyım. (İ. Ahmed)
Şu üç göz, Kıyamette Cehennem ateşini görmez:
1- Allah korkusundan ağlayan göz,
2- Allah yolunda nöbette gözcülük eden göz,
3- Haramlara bakmaktan sakınan göz. (Taberani)
Sevabı en çok olan üç amel şunlardır:
1- Her durumda Allah’ı zikretmek,
2- Herkese karşı insaflı davranmak,
3- Din kardeşinin maddi sıkıntısını gidermek. (İ. Mübarek)

Müslümanın Müslüman üzerindeki üç hakkı şudur:
1- Hasta ise, ziyaret etmek,
2- Cenazesine katılmak,
3- Aksırıp Elhamdülillah derse, Yerhamükellah demek. (Buhari)
Öyle bir zaman gelecek ki, şu üç şeyden değerli bir şey olmayacak:
1- Helal para,
2- İhlâslı bir din kardeşi, 
3- Sünnete uymak. (Taberani)
İlim üç türlüdür:
1- Açıklayıcı kitap,
2- Dine uygun âdet,
3- Bilmiyorum demek. (Deylemi)
Şu üç şeye bakmak göze cila verir: 
1-Yeşilliğe, 
2- Akarsuya, 
3- Güzel yüze. (Berika) [Buradaki güzel yüz, bakması helal olan kimselerin yüzüdür. Yabancı kadınlara, kızlara bakmak, gözü zayıflatır ve kalbi karartır.]
Şu üç şey, bedeni besler: 
1- Güzel koku, 
2- Yumuşak güzel elbise, 
3- Bal yemek. (S. Ebediyye)
Kıymetli müminler üç sınıftır: 
1- Allah’a ve Resulullaha inanıp, mal ve canı ile Allah yolunda mücahede edenler,
2- Kendisinden, insanların, malı ve canı hususunda emin olunan kimseler,
3- Nefsinin tamah ettiği şeyi, Allah için terk edenler. (İ.Ahmed)
Şu üç sınıf şefaat eder:
1- Enbiya [nebiler], 
2- Ulema [âlimler], 
3- Şüheda [şehitler]. (İbni Mace)
Şu üç kişi Allah’ın himayesindedir:
1- Camiye gitmek için yola çıkan,
2- Allah yolunda savaşa çıkan,
3- Hac için yola çıkan. (Ebu Nuaym)
Şu üç kimseden yüz çevirmek gerekir:
1- Açıktan günah işleyenden,
2- Zalim idareciden,
3- Bid’at ehlinden. (İ. Ebiddünya)
Şu üç kişiyi Cehennem ateşi yakmaz:
1- Kocasına itaat eden kadın,
2- Ana babasını itaat eden evlat,
3- Kocasını kıskanıp sabreden kadın. (Ebu-ş-şeyh)
Şu üç kimsenin hakkını ancak münafık olan küçümser:
1- Saçını Müslüman olarak ağartanı,
2- İlim sahibi olanı,
3- Adil idareciyi. (Taberani)
Şu üç kişiye yer verilir:
1- Yaşından dolayı ihtiyara,
2- İlminden dolayı âlime, 
3- Sultanlığından dolayı âdil hükümdara. (Deylemi)
Allah rahmeti, şu üç kişiye yağar da yağar:
1- Namaz için saf tutana,
2- Gece yarısı namaz kılana, 
3- Yalın kılıç, Allah yolunda savaşana. (İbni Mace)
Şu üç kimse, Kıyamette, Arşın gölgesinde gölgelenir:
1- Emin tüccar,
2- Adil idareci,
3- Hep namaz vakitlerini gözleyen. 

Üç kişi için melekler istiğfar eder:
1- İlim öğreten,
2- İlim öğrenen,
3- Cömert olan

 

Şu dört şey saadettir:

1- Saliha kadın,

2- Rahat ev,

3- İyi komşu,

4- İyi binek. (Hâkim)

Cennete girer

Şu dört şeyden sakınan Müslüman Cennete girer:

1- Cana kıymak,

2- Haram yemek,

3- Zina etmek,

4- İçki içmek. (Bezzar)

 

Dört şey imanın gitmesine sebep olur:

1- Bildiği ile amel etmemek,

2- Bilmediği ile amel etmek,

3- Bilmediğini öğrenmekten çekinmek,

4- Öğreneni de, bundan yasaklamak. (İslam Ahlakı)

Allahü teâlâ, (Dünyaya insen, ne iş yapardın?) diye sorduğunda, Cebrail aleyhisselam, şu dört şeyi yapacağını bildirdi:

1- Susamış kimselere su verirdim,

2- Çoluk çocuğu fazla olana yardım ederdim,

3- İki dargının arasını bulurdum,

4- Müslümanların ayıplarını kapatırdım. (İslam Ahlakı)

Şu dört kimseye Allahü teâlâ, yardım eder.

1- Gaziye,

2- Evlenene,

3- Kölelikten kurtulmak isteyene,

4- Hacıya. (İ. Ahmed)

Şu dört haslet sahibi, Cennet’te köşklere kavuşur:

1- Tevhid ehli olmak,

2- Günahını müteakip istiğfar etmek,

3- İyilik edince, elhamdülillah demek,

4- Musibet gelince, (İnna lillah ve inna ileyhi raciun) demek. (Deylemi)

Şu dört kişi hariç, Cuma, her Müslümana farzdır:

1- Köle,

2- Kadın,

3- Çocuk,

4- Hasta. (Hâkim)

Şu dört haslet bulunan başka şeye üzülmesin:

1- Doğru konuşmak,

2- Emanete riayet,

3- Güzel ahlaklı olmak,

4- Yiyip içmekte iffetli olmak [Haramdan sakınmak]. (Taberani)

Şu dört şey, münafıklık alametidir:

1- Yalan söyler,

2- Verdiği sözde durmaz,

3- Ahdine bağlı kalmaz, ihanet eder,

4- Tartışmada haktan ayrılır. (Tirmizi)

Şu dört nimete sahip olan, dünya ve ahiret hayrına kavuşur:

1- Zikreden dile,

2- Şükreden kalbe,

3- Belaya sabırlı bedene,

4- Hıyanet etmeyen kadına. (Taberani)

Şu dört kişi, [affa veya şefaate uğramadan yahut cezasını çekmeden] Cennete girmez:

1- Devamlı içki içen,

2- Faizcilik yapan,

3- Haksız yere yetim malı yiyen,

4- Ana babasına âsi olan. (Hâkim)

Şu dört dua, kabule şayandır:

1- Âdil hükümdarın duası,

2- Din kardeşine gıyaben edilen dua,

3- Mazlumun zâlime ettiği beddua,

4- Ana baba duası. (Ebu Nuaym)

Allahü teâlâ, kıyamette, şu dört kişiye, rahmetle nazar etmez:

1- Ana babasına âsi olan,

2- Ettiği iyiliği başa kakan,

3- Devamlı içki içen,

4- Kaderi inkâr eden. (İ. Adiy)

Şu dört kişiye, Allah buğz eder:

1- Çok yemin eden satıcı,

2- Kibirli fakir,

3- Zinakâr ihtiyar,

4- Zâlim hükümdar. (Nesai)

 

Şu dört şey Cennet hazinesidir:

1- Sadakayı gizli vermek,

2- Musibetini gizlemek,

3- Salih akrabayı ziyaret,

4- Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh demek. (Hatib)

Kıyamette herkes, şu dört suale cevap vermedikçe hesaptan kurtulamaz:

1- Ömrünü nerede, nasıl geçirdi?

2- İlmi ile nasıl amel etti?

3- Malı nerede nasıl kazandı, nerelere, nasıl harcadı?

4- Bedenini nerede yordu, hırpaladı? (Taberani)

İlim hazinedir, anahtarı sual sormaktır. Bir sual sorulunca, şu dört kişi sevaba kavuşur:

1- Suali soran,

2- Suale cevap veren,

3- Bunları dinleyenler,

4- Ne güzel sual soruluyor ve cevap veriliyor diye bunları sevenler. (Ebu Nuaym)

Akıllı kimse, vaktini dört kısma ayırır:

1- İbadet için,

2- Kendini muhasebe için,

3- Emr-i maruf için,

4- Helâl kazanç için. (Deylemi)

Kadınla dört hasleti için evlenilir:

1- Malı,

2- Asaleti,

3- Güzelliği,

4- Dini. Sen dindar olanını tercih et ki, mutlu olasın. (Buhari)

Şu dört haslet, enbiyanın sünnetidir:

1- Hayâ,

2- Güzel koku,

3- Evlenmek,

4- Misvak. (Tirmizi)

Dört şey, dört şeye doymaz:

1- Göz bakmaya,

2- Toprak yağmura,

3- Kadın kocasına,

4- Âlim ilme. (Ebu Nuaym)

Allahü teâlâ buyurdu ki: Kullarıma dört haslet verdim:

1- Zahireye güve musallat ettim, yoksa zenginler bunu altın gümüş gibi saklarlardı.

2- Cesede kokmayı musallat ettim, böyle olmasaydı, dost dostu hiç gömmezdi.

3- Üzüntü için teselli verdim, yoksa nesil kesilirdi.

4- Ecel verip, emeli uzattım. Yoksa [ölüm var diye] kimse geçim derdine düşmez, dünya, bakımsızlıktan harap olurdu. (Hatib)

İnsanlar, mal ve ilim yönünden dört gruba ayrılır:

1- Allahü teâlânın mal ve ilim verdiği kimse. O kimse, Rabbinden korkar. Allahın bunda bir hakkı olduğunu bilerek, akrabalarına iyilik yapar. Bu kimse, en üstün derecededir.

2- Allahü teâlânın mal vermediği; fakat ilim verdiği iyi niyetli kimse. (Eğer malım olsaydı, malımı Allah yolunda harcardım) diye düşünür. Bu kimse iyi niyetinden dolayı, birinci gruptaki insan gibi mükâfat alır.

3- Allahü teâlânın mal verdiği; fakat ilim vermediği kimse. Bu kimse malını bilgisizce harcar, Allahtan korkmaz, Allahın onda bir hakkı olduğunu bilmediği için akrabalık haklarını yerine getirmez. İşte bu kişi, en kötü derecededir.

4- Allahü teâlânın, ne mal ne de ilim verdiği kimse. Bu da, (Eğer malım olsaydı, üçüncü gruptaki kişi gibi davranırdım) diye düşünür. Bu da niyetine göre, üçüncü gruptaki gibi günaha girer. (Tirmizi)

Şehitler dört derecedir:

1- İmanı sağlam olan mümin. Düşmanla karşılaşır, Allah’a verdiği söze sadık kalarak ölünceye kadar savaşır. İşte bu kimse, Kıyamette herkesin imrenerek baktığı şehittir.

2- İmanı sağlam korkak mümin. Düşmanla karşılaşır, çok korkar. Nerden geldiği belli olmayan bir şey ölümüne sebep olur. Bu, ikinci derecededir.

3- İyi ve kötü ameli olan mümin. Düşmanla karşılaşır, Allah’a verdiği söze sadık kalarak öldürülünceye kadar çarpışır. Bu üçüncü derecedir.

4- Günahkâr mümin. Düşmanla karşılaşır. Allah’a verdiği sözde sadık kalarak öldürülünceye kadar savaşır. Bu da, dördüncü derecedir. (Buhari)

Şu dört gece, gündüzü gibi faziletlidir:

1- Kadir gecesi,

2- Arefe gecesi,

3- Berat gecesi,

4- Cuma gecesi.

 

Müslümanlık beş şey üzerine kurulmuştur:

1- Allahü teâlâya ve Muhammed aleyhisselamın, Onun Peygamberi olduğuna inanmak,

2- Her gün beş vakit namaz kılmak,

3- Zekât vermek,

4- Ramazan ayında bir ay oruç tutmak,

5- Mekke’ye giderek, ömründe bir kere hac etmek. (Buhari)

Bir Müslümanın Müslüman üzerinde beş hakkı vardır:

1- Karşılaşınca, selam vermek,

2- Davet edince, davetine gitmek,

3- Nasihat isterse, yardımcı olmak,

4- Aksırıp Elhamdülillah derse, Yerhamükellah demek,

5- Hastalanırsa ziyaretine, ölürse cenazesine gitmek. (Buhari)

Ümmetim şu beş şeyi helal saydığı zaman helak olur:

1- Birbirini lanetlemeyi,

2- İpekli giymeyi,

3- Çalgı çalmayı,

4- İçki içmeyi,

5- Erkeğin erkekle, kadının kadınla iktifa etmesini. (Hâkim, Beyheki)

Cuma gününde beş haslet vardır:

1- Allah, o günde Âdem’i yarattı.

2- O, Cennetten yeryüzüne o gün indirildi.

3- Cuma günü vefat etti.

4- Kıyamet, Cuma günü kopacaktır.

5- Cuma günü duaların kabul olduğu bir saat vardır. (Buhari)

Diğer peygamberlere beş şeyle üstün kılındım:

1- Bütün insanlara peygamber oldum.

2- Şefaatimi, ümmetime ahirette imdat olarak sakladım.

3- Bir aylık mesafeden, düşmanlarıma korku saldım.

4- Yeryüzü bana mescit ve temizleyici kılındı.

5- Ganimetler bana helal kılındı. (Buhari)

Şu beş şey için nasihat edeni Cennetten çevirmezler:

1- Allah için,

2- Dini için,

3- Kitabı için,

4- Resulü için,

5- Bütün Müslümanlar için. (İ. Neccar)

Beş şey, beş şeyin karşılığıdır:

1- Bir topluluk verdiği sözden dönerse, düşmanları başlarına musallat olur.

2- Dinin emrine uyulmazsa, fakirlik yaygınlaşır.

3- Fuhuş yaygınlaşırsa, ölümler çoğalır.

4- Ölçü ve tartıda hile yapılırsa, bereketsizlik olur.

5- Zekât verilmezse, yağmurlar kesilir. (Taberani)

Şu beş şey imandandır:

1- Allah’ın emrine teslim olmak,

2- Allah’ın takdirine rıza göstermek,

3- İşinin sonunu Allah’a havale etmek,

4- Allah’a güvenmek,

5- Musibete sabır göstermek. (Bezzar)

Şu beş şey peygamberlerin sünnetlerindendir:

1- Hayâ,

2- Hilm [Yumuşaklık, vakar],

3- Hacamat,

4- Misvak kullanma,

5- Güzel koku sürünme. (Taberani)

Beş şey ibadettendir:

1- Az yemek,

2- Camide oturmak,

3- Kâbe’ye bakmak,

4- Mushafa bakmak,

5- Âlimin yüzüne bakmak. (Deylemi)

Şu beş şeyin cezası, hemen dünyada verilir:

1- Zulmün,

2- Hainliğin,

3- Anne babaya eziyetin,

4- Salih akrabalarla ilişkiyi kesmenin,

5- Yapılan iyiliğe nankörlüğün. (İ. Lal)

Allahü teâlâ, diğer ümmetlere vermediği beş şeyi, Ramazanda ümmetime verir:

1- Ramazanın ilk gecesi, müminlere rahmet eder. Rahmet ettiği kula hiç azap etmez.

2- Oruçlunun ağız kokusu, Allahü teâlâya, her kokudan daha güzel gelir.

3- Melekler, Ramazanda her gece ve gündüz, oruç tutanların affolması için dua eder.

4- Allahü teâlâ, Ramazan-ı şerifte oruç tutanlara, Cennette yer tayin eder.

5- Ramazan-ı şerifin son günü de, oruç tutan müminlerin hepsini affeder. (Beyheki)

Beş şey hariç, acele etmek şeytandandır:

1- Kızını evlendirmek,

2- Borcunu ödemek,

3- Cenaze hizmetlerini tez yapmak,

4- Misafiri doyurmak,

5- Günah işleyince hemen tevbe etmek. (İslam Ahlakı)

Fakire verilen lokma, beş müjde verir:

1- Bir tane idim, beni çoğalttın,

2- Ben küçük iken, beni büyüttün,

3- Düşman iken, beni dost eyledin,

4- Fani, yok olmak üzere iken, beni baki, sonsuz kalıcı eyledin,

5- Şimdiye kadar sen beni muhafaza ederdin. Artık ben seni muhafaza ederim. (İslam Ahlakı)

Beş şey gönlü öldürür:

1- Çok yiyip içmek,

2- Çok uyumak,

3- Çok konuşmak,

4- Çok gülmek,

5- Rızk için çok endişe etmek. (M. Ç. Yar-i Güzin)

Beş şey kalbi parlatır:

1- İhlâs suresini çok okumak,

2- Az yemek,

3- İlim meclisinde bulunmak,

4- Az pişmiş ekmek yemek,

5- Gece namazı kılmak. (M. Ç. Yâr-i Güzin)

Beş şey gönlü aydınlatır:

1- İlim meclisinde oturmak,

2- Yetimin başını okşamak,

3- Seherde çok istiğfar etmek,

4- Çok yiyip içmemek,

5- Çok oruç tutmak. (M. Ç. Yâr-i Güzin)

Beş şeye bakmak göze cila verir:

1- Kabeye bakmak,

2- Mushafa bakmak,

3- Ana babanın yüzüne bakmak,

4- Âlimin yüzüne bakmak,

5- Akarsuya bakmak. (M. Ç. Yâr-i Güzin)

Beş şey, kişiyi ihtiyarlatıp çöktürür:

1- Borcu çok olmak,

2- Gamı, kederi çok olmak,

3- Kadının nefesi erkeğe erişmek,

4- Çok koku sürünmek,

5- Çok balgam gelmek. (M. Ç. Yar-i Güzin)

Beş şeyden önce beş şeyin kıymetini bil!

1- İhtiyarlıktan önce gençliğin,

2- Hastalıktan önce sağlığın,

3- Meşguliyetten önce boş vaktin,

4- Fakirlikten önce zenginliğin

5- Ölmeden önce hayatın kıymetini bil! (Ebu Nuaym)

Şu beş şey, oruç ve abdestte hayır bırakmaz:

1- Yalan,

2- Gıybet,

3- Söz taşımak,

4- Harama bakmak,

5- Yalan yere yemin. (Deylemi)

 

Şu 6 Şey ,6 halde gariptir.

1- İçinde namaz kılınmayan mescit,

2- Okunmayan Kur’an-ı kerim,

3- Fâsıklar yanında, Kur’an-ı kerim,

4- Kötü huylu, zalim kocanın yanında, saliha kadın,

5- Kötü huylu kadının elindeki salih koca,

6- Sözünü dinlemeyen kavmin arasındaki âlim. (M. Ç. Yar-i Güzin)

Şu altı şeyi koruyacağınıza söz verin; ben de Cennete girmenize kefil olayım:

1- Namazı,

2- Zekâtı,

3- Emaneti,

4- Namusu,

5- Mideyi,

6- Dili. (Taberani)

Altı şey güzeldir, ama şu altı sınıf insanda olursa, daha güzeldir:

1- Adalet güzeldir, âmirde olursa, daha güzeldir.

2- Cömertlik güzeldir, zenginde olursa, daha güzeldir.

3- Vera güzeldir, âlimde olursa, daha güzeldir.

4- Sabır güzeldir, fakirde olursa, daha güzeldir.

5- Tevbe güzeldir, gençte olursa, daha güzeldir.

6- Hayâ güzeldir, kadında olursa, daha güzeldir. (Deylemi)

Şu altı haslet hayırdandır:

1- Allah’ın düşmanlarıyla cihat etmek,

2- Yaz günü oruç tutmak,

3- Musibete sabr-ı cemil göstermek,

4- Haklı olduğu halde, tartışmayı bırakmak,

5- Bulutlu günde namazı erken kılmak,

6- Kış günleri, abdesti güzel almak. (Beyheki)

Şu Altı şey amelleri mahveder:

1- Halkın ayıbı ile meşgul olmak,

2- Kalb katılığı,

3- Dünya sevgisi,

4- Hayâ azlığı,

5- Uzun emel,

6- Zulme devam etmek. (Deylemi)

Şu altı kişi, [affa veya şefaate uğramazsa] sorgusuz sualsiz Cehenneme girer:

1- Zulmü yüzünden âmir,

2- Irkçılık yüzünden Arap,

3- Kibri yüzünden köy muhtarı,

4- Yalanı yüzünden tüccar,

5- Hasedi yüzünden âlim,

6- Hasisliği yüzünden zengin. (Ebu Ya’la)

Şu altı yerin birinde bulunan mümine, Allahü teâlâ kefildir.

1- Mescitte,

2- Cemaatte,

3- Hasta ziyaretinde,

4- Cenazede,

5- Kendi evinde,

6- Âdil hükümdarın yanında. (Taberani)

 

Kıyamette, Allahü teâlâ, şu yedi kişiyi himaye eder:

1- Âdil idareciyi,

2- Allah’a ibadetle yetişen genci,

3- Namaz için gönlü camiye bağlı olanı,

4- Allah için birbirini seven, Allah için buluşup, Allah için ayrılanları,

5- Güzel, zengin ve mevki sahibi bir kadın, günaha davet edince, Allah’tan korkup onu reddedeni,

6- Sadakayı gizli vereni,

7- Yalnızken Allah’ı anıp ağlayanı. (Buhari)

Bütün peygamberler, şu yedi kişiye lanet eder:

1- Allah’ın kitabına ilave yapmaya çalışana,

2- Kaderi inkâr edene,

3- Haramı helal görene,

4- Evlenmesi haram olan ile evlenmeyi helal görene,

5- Sünnetimi [dinimi] terk edene,

6- Ganimet mallarını dağıtmayana,

7- Allah’ın zelil kıldığını yükseltmek, aziz kıldığını da alçaltmak için güç kullanan zalime. (Taberani)

Size şu yedi şeyi emrediyorum:

1- Cenazeye iştiraki,

2- Hastayı ziyareti,

3- Davete icabeti,

4- Zulme uğrayana yardımı,

5- Yemini yerine getirmeyi,

6- Selamlaşmayı,

7- Aksırıp, Elhamdülillah diyene, Yerhamükellah demeyi. (Buhari)

Şu yedi şeyi kullanmak caiz değildir:

1- Gümüş kap,

2- Altın yüzük,

3- İpek,

4- Atlas,

5- İbrişimli elbise,

6- Kalın atlas,

7- Eyer üzerine konulan ipekli şilte. (Buhari) [Kadın için altın yüzük ve ipekli elbise caizdir]

Tevbe etmezlerse, şu yedi kimse, Cehenneme girer:

1- İstimna eden,

2- Livata yapan,

3- Livata yaptıran,

4- İçki içen,

5- Ana babasını döven,

6- Komşusuna sıkıntı veren,

7- Komşusu ile zina eden. (Beyheki)

Şu yedi yerde namaz kılmamalıdır:

1- Beytullah’ın üstünde,

2- Kabristanda,

3- Mezbelede.

4- Mezbahada,

5- Hamamda,

6- Deve yatan yerde,

7- Cadde ortasında. (İbni Mace)

 

Allahü teâlâ, Kıyamette şu sekiz insana, çok buğz eder:

1- Yalancıya,

2- Kibirliye,

3- Müslümanın yüzüne gülüp, içinden kin besleyene,

4- Allah ve Resulünün emrine yavaş, şeytanın isteklerine hızla koşana,

5- Hakkı olmadığı halde, en ufak bir dünyalığa, yeminle sahip çıkana,

6- Söz götürüp getirene,

7- Dostların arasını açana,

8- Suçsuzun ayağını kaydırmak isteyene. (Ebu-ş-şeyh)

Sekiz şey, sekiz şeye doymaz:

1- Göz bakmaya,

2- Yer yağmura,

3- Kadın kocasına,

4- Âlim ilme,

5- Talip sual sormaya,

6- Haris, mal yığmaya,

7- Deniz suya,

8- Ateş oduna. (M. Ç. Yâr-i Güzin)

 

Hazret-i Ebu Bekr-i Sıddık buyurdu ki: Sekiz şey, sekiz şeyin ziyneti, süsüdür:

1- İffet, fakirin süsüdür,

2- Şükür, zenginliğin süsüdür,

3- Sabır, belanın süsüdür,

4- Tevazu, asaletin süsüdür,

5- Hilm, ilmin süsüdür,

6- Çok ağlamak, Allah korkunun süsüdür,

7- Başa kakmamak, ihsanın süsüdür,

8- Huşu, namazın süsüdür. (M. Ç. Yâr-i Güzin)

Hazret-i Ömer buyurdu ki: Sekiz şeyi yapan, sekiz şeye kavuşur:

1- Lüzumsuz konuşmayı terk eden, hikmete kavuşur,

2- Lüzumsuz bakmayı terk eden, huşua kavuşur,

3- Lüzumsuz yiyip içmeyi bırakan, ibadetin lezzetini duyar,

4- Gülmeyi terk eden, heybet kazanır,

5- Mizahı terk eden, güzellik ve tatlılık kazanır,

6- Dünya sevgisini terk eden, ahiret sevgisini kazanır,

7- Başkalarının ayıbı ile meşgul olmayı terk eden, nefsinin ayıplarını düzeltir,

8- Allahü teâlânın zatını düşünmeyi bırakan, nifaktan korunur. (M. Ç. Yâr-i Güzin)

 

 

Şu dokuz şey, büyük günahtır

1- Şirk koşmak,

2- Katillik,

3- Hırsızlık,

4- Ana-babaya isyan,

5- Yetim malı yemek,

6- Zina,

7- Faiz,

8- İffetli kadına zina isnat etmek,

9- Savaştan kaçmak. (Nesai)

Rabbim dokuz şey emretti:

1- Gizli ve açık Allah'tan korkmayı,

2- Öfkeli iken de, adaletli söz söylemeyi,

3- Fakirlik ve zenginlikte de, iktisada riayet etmeyi,

4- İrtibatını kesene, sıla-ı rahm yapmayı,

5- Vermeyip mahrum edene de, vermeyi,

6- Zulmedeni affetmeyi,

7- Susmanın tefekkür olmasını,

8- Konuşmanın zikir ve bakışın ibret olmasını,

9- Marufu emretmeyi.

Hataların başı üçtür. Üçünden altı hata daha doğdu. Hepsi birlikte dokuz oluyor:

1- Kibir,

2- Hırs [tamah, açgözlülük],

3- Haset,

4- Tokluk,

5- Uyku,

6- Rahatlık,

7- Mala muhabbet,

8- Övünmek,

9- Baş olma sevdası. (M.C. Yâr-i Güzin)

Şu dokuz mümine kabir suali olmaz:

1- Şehit,

2- Düşman karşısında nöbette iken ölen,

3- Veba, kolera gibi bulaşıcı hastalıktan ölen,

4- Bulaşıcı hastalıklar yayılınca, kaçmayıp, sabr ederek başka sebeple ölen,

5- Sıddıklar,

6- Baliğ olmayan çocuklar,

7- Cuma günü veya gecesi ölenler,

8- Her gece Tebareke suresini okuyanlar,

9- Ölüm hastalığında İhlâs suresi okuyanlar. (Cami-üs-sagir şerhi)

İslamiyet on kısımdır, biri noksan olan, zarardadır:

1- Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resulullah demek,

2- Namaz kılmak,

3- Zekât vermek,

4- Oruç tutmak,

5- Haccetmek,

6- Cihad etmek,

7- Emr-i maruf,

8- Nehy-i anil münker,

9- Cemaatten ayrılmamak,

10- Taat. (Taberani)

Şu on şey sünnettir:

1- Bıyığı kısaltmak,

2- Sakalı uzatmak,

3- Misvak kullanmak,

4- Abdestte mazmaza [Ağza su vermek],

5- Abdestte istinşak [Burna su vermek],

6- Tırnak kesmek,

7- Ayak parmaklarını yıkamak,

8- Koltuk altını temizlemek,

9- Kasıkları temizlemek,

10- Su ile istinca. (Müslim)

Misvakta on haslet vardır:

1- Ağız kokusunu giderir,

2- Diş etlerini kuvvetlendirir, çürümeyi de önler

3- Balgamı keser, safrayı temizler

4- Mideye sıhhat verir,

5- Göze cila verir,

6- Allahü teâlâyı razı eder,

7- Şeytanı gazaba getirir,

8- Hafaza meleklerini sevindirir,

9- Sevabı artırır,

10- Sünnete uymuş olur. (Ebu Nuaym)

On kişi cennettedir:

1- Ebu Bekr,

2- Ömer,

3- Osman,

4- Ali,

5- Talha,

6- Zübeyr,

7- Abdurrahman bin Avf,

8- Sad bin Ebi Vakkas,

9- Ebu Ubeyde bin Cerrah

10- Said bin Zeyd (Tirmizi, İbni Mace)

Yasin-i şerif okuyun. Onda, on bereket vardır:

1- Aç okursa, doyar.

2- Çıplak, okursa, giyinir.

3- Bekâr okursa, evlenir.

4- Korkan okursa, emin olur.

5- Mahzun okursa, ferahlar.

6- Misafir okursa, seferde yardım görür.

7- Kayıp olan bulunur.

8- Hasta okursa, şifa bulur.

9- Ölü için okunursa, azabı hafifler,

10- Susayan okursa, suya kavuşur.(Deylemi)

Kur’an-ı kerimdeki âyetler on kısımdır:

1- İkaz edici,

2- Müjdeleyici,

3- Nâsih [Hükümsüz bırakan âyetler],

4- Mensuh [Hükmü kalkan âyetler],

5- Nasihat [Öğüt verenler],

6- Temsil [Örnekli olanlar],

7- Muhkem [Hükmü kesin olanlar],

8- Müteşabih [Tevili gerektirenler],

9- Helâli bildirenler,

10- Haramı bildirenler. (Ebu Nasr)

Şu on şeyi yapan, kâfirlere benzemiş olur:

1- Müslümanların ortak malını zimmetine geçiren,

2- Büyücü,

3- Deyyus,

4 - Hanımına arkadan yaklaşan.

5 - İçki içen,

6 - Zekâtını vermeyen,

7 - Hacca gitmeden ölen,

8 - Fitne çıkaran,

9 - Müslümanlarla savaşan düşmana, silah satan,

10- Mahrem akrabası ile evlenen. (İ.Asakir)

Kavun ve karpuzda şu on özellik var:

1- Yemek,

2- İçmek,

3- Koku,

4- Meyve,

5- Çöven, [kir temizleyen bir bitki]

6- Mesaneyi temizler,

7- Mideyi temizler,

8- İç hastalıklarına iyi gelir,

9- Cinsi kudreti artırır,

10- Cildi temizler. (Deylemi)

On alâmet çıkmadan kıyamet kopmaz:

1- Deccal,

2- İsa'nın inmesi,

3- Güneşin batıdan doğması,

4- Dabbet-ül-arz,

5- Yecüc ve Mecüc,

6- Duman,

7- Doğuda, batıda ve Arabistan’da yere batışlar,

8-Yemenden bir ateşin çıkması, (Müslim)

9- Kâbe'nin yıkılması, (Buhari)

10- Mehdi'nin gelmesi. (Tirmizi, İbni Mace, İ. Ahmed)

Şarap ile ilgili şu on kişi lanetlenmiştir:

1- Şarap için üzüm sıkan,

2- Sıktıran,

3- İçen,

4- Taşıyan,

5- Kendisine taşınan,

6- Dağıtan,

7- Satan,

8- Parasını yiyen,

9- Satın alan,

10- Kendisi için satın alınan. (Tirmizi)

 

 

(Hikmet [faydalı şeyler], on kısımdır; dokuzu, uzlet, biri az konuşmaktır) [Beyheki]

(Hayâ on kısımdır, dokuzu kadınlarda, biri erkeklerdedir.) [Deylemi]

(Hikmet, on kısımdır, dokuzu Ali’de, biri diğer insanlardadır.) [Ebu Nuaym]

(Rızık on kısımdır, dokuzu ticarette, biri de hayvancılıktadır.) [İbni Sa’d]

(İbadet on kısımdır; dokuzu helal kazanmak, biri diğer ibadetlerdir.) [Beyheki]

(İbadet on kısımdır; dokuzu sükûtta, biri helâl kazançtadır.) [Deylemi]

(Cömertlik on kısımdır; dokuzu Sudan’da biri diğer yerlerdedir.) [Hatib]

(Cimrilik on kısımdır; dokuzu Fars’ta [İran’da], biri diğer insanlardadır.) [Hatib]

(Âfiyet on kısımdır; dokuzu helalden geçimini sağlamakta, biri de diğer şeylerdedir.) [Deylemi]

(Kibir, on kısımdır; dokuzu Rum’da, biri diğer insanlardadır.) [Hatib]

Hikmet ehli de buyuruyor ki:

Haset on kısımdır, dokuzu din adamlarındadır.

Dünya sıkıntıları on çeşittir, dokuzu salihlerdedir.

Zillet on kısımdır, dokuzu Yahudilerdedir.

Şehvet on kısımdır; dokuzu kadında, biri erkektedir. (Tefsir-i kebir)

 

 

 

 

 

 

 

 

GELECEK İLE İLGİLİ

 

(Bir zaman gelecek, insanlar, yalnız parayı düşünüp, helal haram düşünmeyecekler.) [Buhari]

 

(Rüşvet, hediye adı altında verilecek, gözdağı için suçsuz kişiler öldürülecek.) [İ. Gazali]

 

(Âmirler, imamlar, namazı öldürecek, vaktinden sonraya bırakacaklar.) [Müslim]

 

(Peygamberim diyen yalancılar çıkacak, benden sonra peygamber gelmeyecek.) [Mişkat]

 

(Sünnetimi öldürerek dini bozmaya çalışan kimseler çıkacak.) [Deylemi]

 

(Allah’ın kitabının dışında uyacağımız bir şey yok diyenler çıkacaktır.) [Ebu Davud]

 

(Bir zaman gelecek, beni yalanlayanlar çıkacaktır. “Hadisi bırak, Kur'ana bak” diyeceklerdir.) [Ebu Ya’la]

 

(Kâfirler için gelmiş olan âyetleri, Müslümanları kötülemek için delil olarak kullanacaklar.) [İbni Ömer] (Vehhabiler, müşrikler hakkında inen âyetleri Müslümanlar için, rafiziler de münafıklar hakkında inen âyetleri Eshab-ı kiram için delil gösterdiler. Resulullahın mucizesi meydana çıktı.]

 

(Sünnet, bid’at gibi çirkin, bid’at da sünnet gibi rağbet görecek. Sünnete uyan garip olacak, yalnız kalacak. Bid’ate uyan, çok yardımcı bulacaktır.) [Şir’a]

 

(Kur’an, dünyalık için okunacaktır.) [Ebu Davud]

 

(Camilerde binden fazla kişi namaz kılacak, içlerinde bir mümin bulunmayacak.) [Deylemi]

 

(Âlimler fitne unsuru olacak, camiler ve hafızlar çoğalacak, ama hakiki âlim hiç bulunmayacak.) [Ebu Nuaym]

 

(Sonra gelenler, önceki âlimleri cahillikle suçlayacak.) [Asakir]

 

(Din adamları, ince meseleleri ele alıp, halkı şaşırtacaklar.) [Taberani]

 

(Din âlimi kalmayacak, din adamı yerine geçirilen cahiller, bilmeden fetva verecek, herkesi, doğru yoldan çıkarmaya çalışacak.) [Buhari]

 

(Din adamları, halkın istediği yönde fetva verecek, helale haram, harama helal diyecekler, dini ticarete, menfaate alet edecekler.) [Deylemi]

 

(Hacca, hükümdarlar [devlet başkanları] gezi için, zenginler ticaret, fakirler dilenmek, din görevlileri de gösteriş için gidecekler.) [Hatib]

 

(Kişi dinini ve dünyasını ancak para ile ayakta tutabilecek, altını gümüşü [parası pulu] olmayan rahat edemeyecek.) [Taberani]

 

(İnsanın bütün kaygısı midesi olacak, şerefi mal, kıblesi kadın, dini para olacak.) [Sülemi]

 

(Her asır, öncekinden daha kötü olacak, böylece Kıyamete kadar hep bozulacak.) [Hadika]

 

(İstanbul fethedilecektir. Bunların kumandanı ne güzel emir, askerleri ne güzel askerdir.) [Hakim, İ. Ahmed, İ. Süyuti]

 

(Ey dağ, sallanma, üstünde bir peygamber, bir sıddık, iki de şehid var.) [Buhari] (Hazret-i Ömer ve Hazret-i Osman’ın şehid olacağını haber verdi.)

 

(Ya Osman halife olacaksın, hilafet gömleğini çıkarmak isteyecekler, sakın çıkarma! O gün oruçlu olacak, benim yanımda iftar edeceksin.) [Hâkim] (Aynen vaki olmuştur.)

 

(İnsanlar temizlikte fazla titiz olacak, vesvese edip dinde haddi aşacaklar.) [Ebu Davud]

 

(Çeşitli isimler altında şaraplar çıkacak, helal sayılacak.) [İ.Ahmed]

 

(Ortalık bozulacak, dine uymak avuçta ateş tutmak gibi zor olacak.) [Hâkim]

 

(Köpek beslemek, evlat yetiştirmekten daha cazip olacak.) [Hâkim]

 

(Kötü kadınlar, çoğalıp, zina bir toplum içinde yayılırsa, halk, daha önce görülmemiş [frengi, AIDS gibi] bulaşıcı hastalıklara maruz kalır. Ölçüde, tartıda hile yapılırsa, geçim darlığı baş gösterir.) [Beyheki]

 

(Erkekler azalacak, kadınlar çoğalacak.) [Buhari]

 

(Çalgı her yere yayılacak, güvenlik güçleri çoğalacak.) [Beyheki]

 

(Anarşi ve ölüm çoğalacak.) [İbni Mace]

 

(İşler, ehli olmayana verilecek.) [Buhari]

 

(Bu dinin başlangıcı gibi, sonu da garip olacak!) [Tirmizi]

 

(Sadece tanıdıklara selam verilecek ve yazarlar çoğalacak.) [Hâkim]

 

(Zengine malı için tazim edilecek, fuhuş yayılacak, piçler çoğalacak. Büyüğe hürmet, küçüğe de merhamet edilmeyecek. Kurtlar, kuzu postuna bürünecek.) [Hâkim]

 

Kıyametin kopması ile ilgili hadis-i şerifler:

 

(Erkek erkekle, kadın kadınla yetinmedikçe, kıyamet kopmayacak.) [Hatib]

 

(Lutilik mubah sayılmadıkça kıyamet kopmayacak.) [Deylemi]

 

(Deprem, fitne, katillik artmadıkça, kıyamet kopmayacak.) [Buhari]

 

(Kardeşler farklı dinden olmadıkça kıyamet kopmayacak.) [Deylemi]

 

(Kötüler dünyaya hâkim olmadıkça kıyamet kopmayacak.) [Tirmizi]

 

(Müslümanlarla Yahudiler savaşmadıkça kıyamet kopmayacak.) [Müslim]

 

(Allah’a inanan Müslüman kaldığı müddetçe kıyamet kopmayacak.) [Müslim]

 

Yukarıda bildirilen küçük alametlerin çoğu çıktı. Henüz çıkmamış olan küçük alametlerden bazıları şunlardır:

 

(Kişi yol kenarında kadınla beraber olacak.) [Hâkim]

 

(Konuşan hayvanlar olacak.) [Tirmizi]

 

(Kıyamet alametidir ki, erkek evde yokken kadının yaptıklarını ayakkabısı haber verecektir.) [İ. Ahmed]

 

Kıyametin büyük alametleri de şunlardır:

 

(Mehdi gelecek.) [Ebu Nuaym]

 

(Deccal gelecek.) [İ.E. Şeybe]

 

(İsa gökten inecek, duman çıkacak, Kâbe yıkılacak.) [Buhari]

 

(Dabbet-ül-arz çıkacak) [Tirmizi]

 

(Yecüc ve Mecüc çıkacak.) [İbni Cerir]

 

(Ateş çıkacak, güneş batıdan doğacak.) [Müslim]

 

Güneşin batıdan doğmasını, bâtıniler, batılıların Müslüman olması diye tevil etmişlerse de, bu tevilleri bâtıldır. Çünkü hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

(Güneş batıdan doğmadıkça kıyamet kopmaz. Güneş batıdan doğunca, insanlar onu görür ve hepsi de iman ederler. Fakat bu imanları fayda vermez.) [Buhari]

 

Gaybı yalnız Allah bilir

Gayb, duygu organları ile veya hesap ile, tecrübe ile anlaşılmayan şey demektir. Gaybı ancak Allah bilir. O, Âlim-ül-gayb [gaybı bilen]dir (Haşr 22) ve Allâmül-guyûb [gaybları en iyi bilen]dir. (Sebe 48)

 

Bu konudaki birkaç âyet meali şöyledir:

(Allah’ın, gaybları en iyi bilen olduğunu hâlâ anlamadılar mı?) [Tevbe 78]

 

(De ki: Gaybı bilmek Allah’a mahsustur.) [Yunus 20]

 

(Göklerin ve yerin gaybı Allah’a aittir.) [Hud 123, Nahl 77]

 

(De ki: Göklerde ve yerde gaybı Allah’tan başka bilen yoktur.) [Neml 65, Hücurat 18]

 

Gaybı Peygamberler de bilmez. Bu konudaki birkaç âyet-i kerime meali şöyledir:

(Ben gaybı da bilmem.) [Enam 50, Hud 31]

 

(Gaybın anahtarları Allah'ın yanındadır.) [Enam 59]

 

(De ki: Eğer ben gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapmak isterdim.) [Araf 188]

 

Gaybı cinler de bilmez. Bir âyet meali:

(Cinler gaybı bilselerdi, zelil edici azap içinde kalmazlardı.) [Sebe 14]

 

Falanca hoca, filanca falcı gaybı biliyor demek küfür olur. Bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

(Falcının, büyücünün veya başka birinin gaybdan verdiği haberlere inanan, Kur’an-ı kerime inanmamış olur.) [Taberani]

 

Allahü teâlâ dilerse, Peygamberlerine bazı gayblarını bildirir. Bu konudaki iki âyet meali şöyledir:

(Allah size gaybı bildirmez; fakat dilediği Peygamberine gaybı bildirir.) [Al-i imran 179]

 

(Allah gaybı herkese bildirmez; ancak dilediği Resul müstesna, [Mucize olarak ona bildirir.] Çünkü her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler [melekler] salar.) [Cin 26, 27]

 

Hazret-i Musa’nın, ledün ilmine sahip, yani Allahü teâlânın kendisine gaybları bildirdiği bir zata, (Rabbimizin sana öğrettiği doğruyu bulmama yardım edecek hayra götürecek bir ilmi bana da öğretmen için, sana tâbi olmak istiyorum) dediği Kur’an-ı kerimde bildiriliyor. (Kehf 66)

 

Gaybları bilen, ledünni ilme sahip olan bu zatın Hazret-i Hızır olduğu bildirilmiştir. Resulullah efendimize ise, birçok gayblar bildirilmişti. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

(Saflarınızı tamamlayın. Çünkü sizi elbette arkamdan da görüyorum.) [Müslim]

 

(Rükû ve secdeleri düzgün yapın, Allah’a yemin ederim ki, sizin rükû ve secde yaptığınızı arkamdan görüyorum.) [Buhari, Müslim] (Gözde görmeyi yaratan Allahü teâlâ, diğer uzuvlarda da görmeyi yaratmaya kadirdir. Resulullahın bu mucizesini inkâr eden, Allah’ın kudretini inkâr etmiş olur.) Resulullah efendimizin gündüz aydınlıkta nasıl görürse, gece karanlıkta da aynen gördüğü Buhari’deki hadis-i şerifte bildirilmiştir.

 

Evet, Allah’tan başka gaybı kimse bilemez. Bilir demek küfürdür. Bir gün Resulullah efendimizin devesi kayboldu. Münafıklar bunu fırsat bilip “Hani göklerden, Cennetten, Cehennemden bahsediyordu. Kaybolan devesinin yerini bile bilmiyor” dediler. Münafıkların bu sözü Resulullah efendimize ulaşınca, (Vallahi ben ancak Rabbimin bana bildirdiklerini bilirim. Şu anda Rabbim, bana devemin nerede olduğunu bildirdi. Devem, şu anda falanca yerdedir) buyurdu. Tarif edilen yere gidip deveyi bir ağaca bağlı olarak buldular. (Mevahib-i ledünniyye)

 

Ancak, Allahü teâlâ bildirirse Resulü de, evliyası da bilebilir. Bunun delillerini yukarıda genişçe bildirdik. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

(Kalbleriniz temiz olsa idi, siz de benim duyduklarımı duyardınız.) [İ. Ahmed, Taberani] (Bu hadis-i şerifteki gibi kalbi temiz olan Hazret-i Ömer, Medine’den İran’daki ordusunu görüp, komutanı Sariye’ye, “Dağa yanaş” dedi. (Ş. Nübüvve)

 

Yine bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

(Geçmiş ümmetler içinde vukuundan önce bazı gaybları haber veren keramet ehli zatlar var idi. Ümmetimden de Ömer onlardandır.) [Buhari, Müslim]

 

Hazret-i Ömer’inki gibi başka evliyadan da bir çok keramet görülmüştür. Kur’an-ı kerim bunu bildirmektedir. (Neml 38-40, Meryem 24, Al-i imran 37, Kehf 17,18)

 

Netice: Allahü teâlâ dilediğine gaybı bildirir ve o da gaybdan haber verir. (Avarif-ül-mearif)

 

Peygamber gaybı bilir mi?

Sual: Misyonerlere aldanan bir genç diyor ki: Hazret-i Muhammed gaybı bilmezdi. Şu âyetler onun gaybı bilmediğini gösteriyor:

“De ki, ben size, Allah’ın hazineleri benim yanımda demiyorum. Gaybı da bilmem. Size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben, sadece bana vahyedilene uyarım.” (Enam 50)

“Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır; onları Ondan başkası bilmez.” (Enam 5)

“De ki: gaybı ancak Allah bilir.” (Yunus 20)

“De ki, göklerde ve yerde, Allah’tan başka kimse gaybı bilmez.” (Neml 65)

“Allah gaybı kimseye bildirmez.” (Cin 26)

Bu âyetler açıkça gösteriyor ki, peygamberin gelecek hakkında söyledikleri şeyler yanlıştır, gelecekten haber veren hadislerin hepsi uydurmadır, gerçekle asla ilgisi yoktur.

CEVAP

Misyonerler, 19 cular, vehhabiler, Hansçılar, hep aynı şeyi söylerler. Cin suresindeki 26. âyeti yazıp 27. âyeti gizlerler. Âyetin tamamı şöyledir:

(Allah gaybı herkese bildirmez; ancak dilediği Resul müstesna. [Mucize olarak ona bildirir.] Çünkü her Peygamberin önünden ve ardından gözcüler [melekler] salar.) [Cin 26, 27] (Beydavi)

 

Peygamber efendimizin bildirilen gaybları bildiğini bildiren iki âyet meali de şöyledir:

(Allah, müminleri bulunduğu şu durumda bırakmaz, temizi pisten ayırır. Allah size gaybı da bildirmez. Ama Allah Resullerden dilediğini seçip, ona gaybı bildirir. Artık Allah’a ve resullerine inanın, eğer iman eder, müttaki olursanız sizin için de çok büyük bir ecir vardır.) [Al-i İmran 179]

 

(O, gaybın bilgilerini [vahiy ile bildirilen gizli şeyleri sizden] esirgemez.) [Tekvir 24]

 

Resulullah efendimizin gaybdan verdiği haberler çoktur. Bunlardan bir kısmını yukarıda bildirdik.

 

Kur’an-ı kerimde mealen buyuruyor ki:

(De ki, ey insanlar, ben, Allah’ın hepiniz için gönderdiği Resulüyüm.) [Araf 158]

 

(Biz seni âlemlere rahmet olarak gönderdik.) [Enbiya 107]

 

(Biz seni bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.) [Sebe 28]

 

(Resulümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!) [Haşr 7]

 

(O, [Resulüm] vahiyden başkasını söylemez.) [Necm 3,4]

 

(Resulüme uyun ki, doğru yolu bulun!) [Araf 158, Nur 54]

 

(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80]

 

(Allah’a ve Resulüne karşı gelen, apaçık bir sapıklıktadır.) [Ahzab 36]

 

(Allah ve Resulüne itaat eden Cennete, isyan eden Cehenneme gider.) [Nisa 13,14]

 

(Kimi, ona [Resulüme] iman etti, kimi de, ondan yüz çevirdi. Bunlara çılgın ateşli Cehennem yetti. Âyetlerimizi inkâr ederek kâfir olanları elbette ateşe atacağız.) [Nisa 55-56]

 

(Allah, Resulünü, hidayet ve hak din, İslamiyet’le gönderdi. İslam dinini, diğer dinler üzerine üstün kıldı. [Muhammed aleyhisselamın hak] Peygamber olduğuna şahid olarak Allah yeter.) [Feth 28]

 

Resulullah, mucize olarak kıyamet alametlerini, mesela Hazret-i İsa’nın, Hazret-i Mehdi’nin, Deccal’in geleceklerini ve hadis-i şerifleri inkâr edecek sapıkların da çıkacağını bildirmiştir. İki hadis-i şerif meali:

 

(Bir zaman gelecek, beni yalanlayanlar çıkacaktır. “Hadisi bırak, Kur'ana bak” diyeceklerdir.) [Ebu Ya’la]

 

(Allah’ın kitabının dışında uyacağımız bir şey yok diyenler çıkacaktır.) [Ebu Davud]

 

 

 
  Bugün 4 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol